Güneş Sistemi'ne giren yeni bir yıldızlararası nesne, 3I/ATLAS, bilim dünyasında büyük bir tartışma başlattı. 1 Temmuz'da keşfedilen ve saatte 210 bin kilometre hızla Güneş'e yaklaşan bu cisim, birçok bilim insanı tarafından sıradan bir kuyruklu yıldız olarak kabul ediliyor. Ancak, tartışmalı görüşleriyle tanınan Harvard Üniversitesi'nden astrofizikçi Avi Loeb ve ekibi, farklı bir iddia ortaya attı.

3I/ATLAS: Sıradan Bir Kuyruklu Yıldız mı, Yoksa Uzaylı Teknolojisi mi?

Loeb ve iki İngiliz bilim insanının kaleme aldığı, henüz hakem değerlendirmesinden geçmemiş bir makalede, 3I/ATLAS'ın anormal yörüngesi ve olağanüstü hızı vurgulanarak, bunun gelişmiş bir uzaylı medeniyetine ait gizli bir teknoloji olabileceği öne sürüldü. Makale, doğrudan bir kanıt sunmasa da cismin olağan dışı özelliklerine dikkat çekerek, bu ihtimalin göz ardı edilmemesi gerektiğini savunuyor. İlk gözlemler, 3I/ATLAS'ın büyük bir kuyruklu yıldız olduğunu ve çevresinde 24 kilometre çapında bir koma (atmosfer benzeri yapı) bulunduğunu gösteriyor. Yapay zeka destekli bir simülasyon ise, bu gökcisminin Güneş Sistemi'nden 3 milyar yıl daha yaşlı olabileceğini ortaya koydu. Bu durum, onu şimdiye kadar gözlemlenen en yaşlı kuyruklu yıldız yapıyor. Ancak Loeb'in iddiaları bilim camiasında büyük bir tartışma yaratırken, bazı bilim insanları bu hipotezi reddediyor.

"Karanlık Orman Hipotezi" ve Olası Tehditler

Loeb, 3I/ATLAS'ın uzaylı teknolojisi olması durumunda, bunun "karanlık orman hipotezine" işaret edebileceğini belirtti. Bu hipotez, evrende başka uzaylı uygarlıkları olsa bile, onların kendilerini gizlediklerini ve sessiz kaldıklarını öne sürüyor. Loeb'e göre bu senaryo, insanlık için potansiyel tehlikeler doğurabilir ve savunma önlemlerinin alınmasını gerektirebilir. Ancak, Michigan Eyalet Üniversitesi'nden astronom Darryl Seligman, cismin klasik kuyruklu yıldız belirtileri gösterdiğini ve tüm verilerin bunun başka bir yıldız sisteminden fırlatılmış sıradan bir kuyruklu yıldız olduğunu gösterdiğini belirtti. Regina Üniversitesi'nden astronom Samantha Lawler ise Loeb'ün iddialarını "olağanüstü kanıt içermeyen olağanüstü iddialar" olarak nitelendirdi. Oxford Üniversitesi'nden Chris Lintott ise iddiaları "saçmalığın daniskası" olarak adlandırarak, 3I/ATLAS üzerine çalışan bilim insanlarının emeğine gölge düşürdüğünü vurguladı.

Loeb'in Geçmiş İddiaları ve Bilimsel Tartışma

Loeb, daha önce 2017'de keşfedilen ilk yıldızlararası cisim olan 'Oumuamua'nın da uzaylılara ait bir araç olabileceğini iddia etmişti. Ayrıca yıllar önce Pasifik Okyanusu'na düşen ateş topunun da bir uzaylı teknolojisine dair kalıntılar içerdiğini ileri sürmüş, ancak Galileo Projesi kapsamındaki araştırmaları sonucunda herhangi bir kanıt bulamamıştı. Loeb, bu tür "düşünce egzersizlerinin" bilimde önemli olduğunu savunsa da, 3I/ATLAS'ın uzaylı teknolojisi olma ihtimalinin düşük olduğunu kabul ediyor. Bilim dünyası, 3I/ATLAS'ın Güneş'e en yakın konuma ulaşacağı Ekim ayı sonunu heyecanla bekliyor. O tarihte yapılacak gözlemler, bu gizemli ziyaretçinin sırlarını biraz daha aydınlatabilir. Loeb’in iddiaları, bilimsel tartışmaları yeniden alevlendirirken, 3I/ATLAS’ın ne olduğu sorusu, önümüzdeki aylarda cevap bulmayı bekliyor.